"Çiftçinin paraya ihtiyacı var" Çiftçilerin mahsulünü Toprak Mahsulleri Ofisi'ne vermekte tereddüt yaşadığını belirten Aydiş, "Nedeni ise çiftçi parasını 40 gün sonra almasından kaynaklanıyor. Çiftçinin ise paraya şiddetle ihtiyacı var. Durum böyle olunca çiftçi mahsulünü tüccara satmak zorunda kalıyor. Tüccarında çiftçinin elindeki bütün malı almaya imkânı yok." dedi.
"Çiftçi para kazanmıyor" Bu sene çiftçilerin durumunun içler acısı olduğuna vurgu yapan Aydiş, şöyle devam etti:
"Çiftçinin en büyük sıkıntısı girdi maliyetleridir" Türkiye dışındaki dünya çiftçilerinin girdi maliyetleri gibi bir sorunlarının olmadığını ifade eden Aydiş, "Dünya yaklaşık 10 yıldır girdi fiyatları aynıdır. Yani oradaki çiftçilerin girdi sıkıntıları yok. Bugünlerde gübreye zam gelmeye başladı, hatta elektriğe zam geldi bile. Mazota, gübreye, ilaca ve diğer girdilere de zam gelecek. Bu zamlar gelince tabi ki fiyatta kurtarmıyor. Önümüzde mısır hasadı var ve korkarım ki mısıra başfiyat bile verilmesin ve bu sefer çiftçinin mısırı da elinde kalır. Şu anda çiftçinin maliyetleri çok yüksek ve çiftçinin en büyük sıkıntısı yüksek maliyetlerdir. Böyle olunca dünya piyasasıyla mücadele edemiyoruz." diye konuştu.
"Elektrik zammı çiftçiye ekim yaptırmaz" Geçtiğimiz hafta tarımda elektriğe yapılan zamma da tepki gösteren Aydiş, şunları söyledi:"Elektriğe yapılan son zamla sulu tarım yapanlar artık çiftçilik yapamaz. Çünkü bu elektrik zammını karşılayamazlar. Bugün dünyada tarım ve gıda ürünleri çok önemli olduğu bir dönemde üreticilere böyle davranmamak gerekir. Çiftçi tarım yapmazsa üç öğün soframızda bulunan hiçbir şey olmaz. Şu anda tüm bölgelerin çiftçileri perişan haldedir. Şu ana kadar 3 milyon hektar tarım arazinde azalma var. Yüksek maliyetlerden dolayı çiftçi ekim yapmamakla beraber tarlayı da artık kiralamıyor. Hükümetten bu konuları tekrar gözden geçirmelerini rica ediyorum."