"Kurgulanan koyunlaştırılan bir toplum, dünya siyonizmi açısından kullanılabilir bir eşya haline gelir" Gökmen, "Ama şu anda aileleri bozma üzerine maalesef çıkarılan bir takım kanunlar, önü alınmayan bir takım kötü alışkanlıklar özellikle televizyon dizileri maalesef bu konuda çocuklarımızı farklı mecralara götürmeye çalışıyor. Bu nedenle özellikle dijital çağ dediğimiz çağda bakanlığımız ve hükümet yetkilileri, çözüm noktasında ciddi bütçe ayırmışlardır ama bu bütçeyi uygun ve doğru bir şekilde aktarabilmeli. Öğrenci ve çocuklarımıza yönelik çareler üretilebilen bir çalışmadan sonuç alabilmek için gayret gösterilmelidir. Yoksa dijital çağ dediğimiz çağ bugün bir başkasıyla tanımlanan 'akıllı çağ' ya da 'akıllı teknoloji' dedikleri insanların yerine robotların ya da bir takım makinaların düşünüldüğü bir çağa doğru insanlar sevk ediliyor. Bu nedenle de özellikle düşünmeyen itaat eden kurgulanan koyunlaştırılan bir toplum, dünya siyonizmi açısından kullanılabilir bir eşya haline gelir. Bundan dolayı da özellikle bütün toplumun dikkat etmesi lazım." ifadelerine yer verdi.
"Anneler babalar alternatifler üretecek" Bir şeyi yasaklamakla sonuç alınamadığını söyleyen Gökmen, "Alternatifini koymak zorundasınız. Alternatifini koyacak bir toplum lazım. Anneler babalar alternatifler üretecek. Çocuklarımıza 'şu haramdır şu helaldir' şeklinde olabilir. Ama asıl olan neden haram. Neden faydalı. Neden zararlı. Ben bunu niye yapmak zorundayım ya da yapmamak zorundayım. Bu fikri aşılarsak sorgulayabilen bir nesil inanıyorum ki önüne çareler de konulduğunda çıkar yolu bulur." şeklinde belirtti.
"Neredeyse Türkiye projeler çöplüğü uygulama noktasında eksikliklerimiz var" Son olarak Gökmen, "Özellikle Milli Eğitim ile ilgili daha önceki basın açıklamalarımızda da söylediğimiz gibi maalesef Avrupa Birliği projeleri ya da Türkiye'nin entegrasyon meselesiyle hükümetlerin devam ettirdiği çalışmalar Avrupa Birliğiyle ilgili yapılan çalışmalar şu ana kadar bize olumlu adım attırmamıştır. Olumlu sonuç da alamadık. Biz onların dizayn ettiği bir sistemle yol alamayız. Kendimize ait ama ciddi manada sadece göstermelik bakanlıklara göre hareket edilen ya da günü kurtarmak için hareket edilen çalışmalardan vazgeçmeli. Özellikle Avrupa Birliği projelerinden vazgeçilmeli ki çocuklarımızı kendimize ait projelerle destekleyelim. Ayrıca her taraf proje oldu. Neredeyse Türkiye projeler çöplüğü uygulama noktasında eksikliklerimiz var. Herkes bir şeyler yapıyor. Ayağımız yere basan bu topluma faydalı olacak. Az ama öz faydalı çalışmalara adım atmak zorundayız. Okulların başka sorunlar var. Milli Eğitimde başka sıkıntılar var. Bunların da çözülmesi için tez zamanda gayret edilmeli diye düşünüyorum." dedi.