Fırat KARAHAN - ÖZEL HABER
Doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesindeki barajlardan tutulan balıklar bolluğu balıkçıların yüzünü güldürürken, Keban Barajı, Atatürk Barajı, Karakaya Barajı ve Dicle nehrinde sazan balıkları elde ediliyor. Güneydoğu'daki balıkçılar da, Deniz balıklarını Karadeniz, Ege ve Akdeniz bölgesi şehirlerinden de temin ediliyor.
Balık fiyatların kırmızı ete göre daha uygun olduğunu belirten 38 yaşındaki Mahmut Sünkür,”Balık fiyatların hava koşullarına göre değişiklik göstermektedir. Hava fırtınalı olduğu günlerde balıkçıklar avlanmaya çıkamıyorlar bu yüzden deniz ürünlerinde fiyat artış görülüyor. Bu sezon Allah’a çok şükür işlerimiz çok iyi gidiyor. Havalar güzel denizlerimiz dolu balık. En çok tüketilen Hamsinin fiyatı 50-80 TL arasında değişiklik göstermektedir. Lüfer kilosu 180, çupra kilosu 180, levrek 200 TL olup Dicle nehrinden elden edilen sazan balığın kilosu ise 80 TL’den satıyoruz” dedi.
Her bütçeye göre balık çeşitlerinin olduğunu ifade eden Sünkür, "Balıklarımızı ülkemizin denizleriden elde ediyoruz. Tek bir bölgeyle çalışmıyoruz. Akdeniz, Karadeniz, boğazlar ve kültür balığı olsun bütün denizlerden geliyor. Diyarbakır’da iki dükkânımız var. Toptan ve parkende satış yapıyoruz. İnsan vücuduna bir faydası var. Yaşlılıklardaki damar tıkanıklığı ve çocukların zeka gelişmesi için en faydalı gıdasıdır. Bağışıklık sistemine de fayda sağlamakla iyi bir protein kaynağıdır da. Balık, tüketen vatandaşların kalp sağlığını korumaya, kemiklerinin güçlenmesine ve zihin gelişimine büyük katkı sağlar. Bizim bölgede de en çok ciğer, et-paça, lahmacun, pide, gibi ağır yemekler tüketildiği için bizim insanlarda kolesterol ve damar tıkanıklığı hastalığı çok görülmektedir”diye konuştu.