Diyarbakır, son yıllarda yaşadığı doğal afetler ve riskli yapılarla dikkat çekerken, yapılan son bilimsel değerlendirmelere göre, şehirdeki iki önemli bölge deprem riski açısından kritik seviyede yer alıyor. Uzmanlar, bu bölgelerde olası büyük bir depreme karşı hazırlıklı olunması gerektiğine vurgu yapıyor.
Şehirdeki yapılaşmanın hızlı artışı, altyapı eksiklikleri ve zemin etüdlerinin yetersizliği, Diyarbakır’ı deprem riski altında tutan başlıca etkenler arasında bulunuyor. İçişleri Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan son incelemelere göre, kentteki Bağlar ve Kayapınar ilçeleri, “yüksek riskli bölgeler” arasında yer alıyor.
Bağlar ilçesi, özellikle eski yerleşim yerlerinin yoğun olduğu ve zemin koşullarının zayıf olduğu alanlarla dikkat çekiyor.
Deprem uzmanları, Diyarbakır’ın bu bölgelerinde yaşayan vatandaşları, evlerinin sağlamlığı konusunda bilinçlendirme çalışmalarının arttırılması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, yerel yönetimler ve inşaat sektörünün, depreme dayanıklı yapılaşmaya daha fazla önem vermesi gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, deprem riski yüksek olan bu bölgelerde alınması gereken önlemler arasında, güçlendirme projeleri, afet tatbikatları ve halkın bilinçlendirilmesi gibi adımları sıralıyor. Şehirde yaşayan vatandaşların, olası bir deprem durumunda acil durum planları hazırlaması gerektiği ifade ediliyor.
Diyarbakır'da son yıllarda yaşanan afetler, kenti depreme karşı daha hassas hale getirirken, yetkililer de bu konuda farkındalık oluşturmak ve gerekli tedbirleri almak adına çalışmalarını sürdürüyor. Deprem riski altındaki bölgelerde yapılan incelemeler, Diyarbakır’ın gelecekteki afetlere karşı daha güvenli hale gelmesi için bir dönüm noktası oluşturuyor.
Uzmanlardan Öneriler:
Zemin Etüdü ve Güçlendirme: Özellikle riskli yapıların güçlendirilmesi, olası bir depremde can ve mal kaybını azaltacaktır. Eğitim ve Tatbikatlar: Hem halk hem de yerel yönetimlerin deprem anında nasıl hareket edeceğine dair düzenli tatbikatlar yapılmalı. Yapı Denetimleri: Yeni yapılan binaların ve inşaatların depreme dayanıklı olup olmadığı titizlikle denetlenmeli.Diyarbakır il merkezi ve çevresinin jeolojik olarak üzerinde yer aldığı Arabistan Plakası ile Afrika Levhasının kuzeye doğru hareketi sonucu Güneydoğu Anadolu Bölgesinin kuzeyini sınırlayan bir zon boyunca, Arabistan ve Avrasya Plakaları çarpışmaktadır. Bu çarpışma sonucu Bitlis-Zagros Kenet Kuşağı (Güneydoğu Anadolu Bindirme Kuşağı) gelişirken, makaslama kırıkları şeklinde de Kuzey Anadolu Fay Zonu ve Doğu Anadolu Fay Zonu oluşmuştur.