?>

Göbeklitepe’nin sahibi Olay Habere konuştu

Göbekli Tepenin sahibi Mahmut Yıldız, Göbeklitepe'nin keşfinin sıradışı öyküsünü anlattı

Kültür Sanat - 1 yıl önce

M. Sıddık BİLGE - ÖZEL HABER
Şanlıurfa’daki, 11 bin 500 yıllık geçmişi ile dünyanın en eski tapınağı olarak kabul edilen Göbeklitepe'nin hikayesi duyanları şaşkına çeviriyor.UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan ve 'tarihin sıfır noktası' olarak nitelendirilen Göbeklitepe’nin 35 yıl önce ortaya çıkma öyküsünü kalıntıların bulunduğu arazilerin sahibi Mahmut Yıldız Olay Habere anlattı.

Göbeklitepe'nin bulunduğu arazinin sahibi Mahmut Yıldız, 1986 yılında tarlayı sürerken buldukları 2 eseri at arabasıyla müzeye götürdüklerini, ancak dönemin arkeolog olmayan müze müdürünün 'bunlar kireç taşı' dediğini belirterek, "Biz de bulduğumuz 50 kilo ağırlığındaki 2 taşı, yeniden getirmeyip müze bahçesinde bıraktık. 1992 yılında buranın keşfini sağlayan merhum Alman arkeolog müzede taşı görünce bölgeye geldi ve kazı çalışmaları başlayarak burası ortaya çıkarıldı. Belki o gün eserleri müzede bırakmayıp geri getirseydik, Göbeklitepe bulunamayacaktı" dedi.
Yıldız konuşmasında "Biz tarlayı sürerken buranın altında harabe ya da köy olduğunu tahmin ediyorduk çıkan taşlardan. Şanlıurfa halkı da gelip burada dilek diliyordu. Hastaların gelip burada şifa bulduğunu söylenirdi. Çocuğu olmayanlar gelip kurban keserdi. Davar sahipleri de burada kurban kesip yemek dağıtıyordu, hayvanları herhangi bir hastalığa yakalanmasın diye. Biz amcamla tarlayı sürüyorduk. Birkaç sene sürünce tarlada taşlar yüzeye çıkmaya başladı. Taşları kenara koyuyorduk çalışmak için. Traktör girmezdi zaten buraya, öküzlerle sürüyorduk." İfadelerine yer verdi.
Yıldız, "Burası sülalemizden kalan toprağımızdır. Burası taşlı bir tarlaydı ama verimliydi. Genellikle burada mercimek ekiyorduk. Biz burada tarım yapıyorduk. Burada tarım yapılırken, kutsal bir yer olduğu biliniyordu. Burada kurban adakları kesilip, dualar ediliyordu. Amcam 1986 yılında tarlada çift sürürken iki tane eser buldu. Amcam ve babam İbrahim Yıldız ile bulduğumuz taşı müzeye götürdüğümüzde tarih öğretmeni olan müze müdürü, arkeolog olmadığı için bu eserlerin 'kireç taşı' olduğunu söyledi. Tabi bu olay çok farklı olmuştu. Bilmeden bulduğumuz taşın üzerindeki resmin belli olması için çok temiz yıkayınca müze müdürü kireç taşı olduğunu düşünerek önem vermedi. Biz ise o taşı müzeye götürmek için 50 derece sıcakta battaniyeye sardığımız eserleri 20 kilometre at arabasıyla götürmüştük"dedi.
Yıldız, "Yolda giderken amcam eserlerden dolayı teşekkür edilerek ikramda bulunacağı hayalini kurmuştu. Amcamlara taşları geri götürmeleri söylenmiş. Amcam da ‘Bir defa bu taşı getirdim, bir daha tekrar at arabasıyla köye götürmem, yolda çöpe atarım’ dediği için müze teslim almıştı. Şimdi o taşın değerinin bilinmesi üzerine bölgede çıkan kazı çalışmasıyla dünya tarihine ışık tutan bir yer olarak keşfedildi. 1986 yılında 6 yıl bu eserler müzenin bahçesinde atıl bir vaziyette kaldı. Daha sonra Alman arkeologlar, amcamın müzeye vermiş olduğu taşları görüyor. Ondan sonra buraya gelip, burayı keşif yaptılar. 1992 yılında kazı başladı"diye konuştu..
Tarihi eserleri müzeye götüren Mahmut Yıldız, müzede bıraktığı eserlerin Nevali Çori kazılarının tamamlanmasını ardından Prof. Dr. Klaus Schmidt tarafından fark edildiğini ifade ederek, "Rahmetli olan Klaus Schmidt, müzedeki taşları gördüğünde gece yatamadığını bize anlattı.
Klaus Schmidt'in çok heyecanlandığını söyleyen Yıldız, "Sonra köyümüze gelerek burada keşif yaptı. İlk kazı 1994 yılında yapıldı. Elinde hiçbir harita yoktu. İki ayrı yerde kazı yaptı ve bir şey bulamadı. Burada ucu kırık bir taş vardı. Biz de tarlayı sürdüğümüzde sapana değince babam 'bu taşın ucunu kırın ki sapana takılmasın' demişti. Biz de kazma kürekle o taşı kırmaya çalışıyorduk ancak 3 metre yerin altında olduğunu bilmeden bıraktık kazmayı. Daha sonra babam o taşın üstüne balyozla vurup kırdı. Bu taş bela oldu, buradan çıkmıyor? diye sinirlenmişti. Prof. Dr. Klaus Schmidt burada gezerken, kırık taşı fark edip etrafını kazdığı sırada bir boğa kabartma resmini bulunca yıllardır aradığı keşfi bulduğunu söyledi. Daha sonra üstünü kapattılar ve Ankara’dan gerekli izinler alınarak kazılara başlandı"
Dönemin arkeolojik kazıları başkanı Alman asıllı arkeolog Prof. Dr. Klaus Schmidt öncülüğünde yürütülen kazı çalışmalarında 20 yıl görev alan Yıldız, yaşının ilerlemesi dolayısıyla 2005 yılında bu görevini bırakmış. Yıldız, şuan ise Göbeklitepe’de güvenlik görevlisi olarak hizmet ediyor.
Dünyanın dört bir yanından Göbeklitepe’ye gelen yerli ve yabancı turistlere de gönüllü rehberlik yapan Yıldız, giydiği yöresel kıyafetle de ören yerinin en dikkat çeken siması olarak tanınıyor.
Göbeklitepe’deki kalıntıların tespiti, insanların taş devrinden çıkıp uygarlık kurmaya geçişlerinin tarihini binlerce yıl daha geriye çekilerek yazılmasına neden olmuştu. Tarihi, milattan önce 11 bin 500 yılına kadar uzanan ve İngiltere’de bulunan Stonehenge’den 7 bin, Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl daha eski olan insanlığın en eski ibadet merkezi Göbeklitepe, çatı örtüsü ve canlandırma merkezinin tamamlanmasıyla yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği tarihi mekanlar arasında yer aldı.
Haftanın Öne Çıkanları

Diyarbakır-Elazığ yolunda kaza: 14 yaralı

2023-11-16 21:31 - Asayiş

Diyarbakır surlarına Ebu Ubeyde'nin dev fotoğrafı asıldı

2023-11-17 13:14 - Diyarbakır

Diyarbakır’daki trafik kazasından 7 kişi yaralandı

2023-11-18 22:53 - Diyarbakır

75 yaşındaki alzheimer hastası her yerde aranıyor

2023-11-23 01:21 - Asayiş

Diyarbakır'da ağaç budama sezonu başladı

2023-11-16 14:50 - Diyarbakır

Amedspor, Fethiyespor’u konuk ediyor

2023-11-16 15:22 - Spor

Nesli tehdit altında olan o hayvan yine görüldü

2023-11-17 11:20 - Bölge

Diyarbakır ve 4 il için kuvvetli yağış uyarısı

2023-11-18 17:09 - Diyarbakır

Maden'de hayatını kaybeden işçilerin kimlikleri belli oldu

2023-11-23 12:18 - Asayiş

Diyarbakır'da Tenis Turnuvası sona erdi

2023-11-19 13:01 - Spor

İlgili Haberler

Ebru sanatçılarının eserleri Başkentlilerin beğenisine sunuldu

18:57 - Kültür Sanat

Ağrı Milli Eğitim Müdürü Kökrek, “Dilimizin Zenginlikleri” projesi ödüllerini verdi

18:28 - Kültür Sanat

Kuşadası’ndaki söyleşide Atatürk konuşuldu

17:28 - Kültür Sanat

Gerdekkaya ve Yazılıkaya anıtları samanyolu manzarası ile aynı karede buluştu

14:23 - Kültür Sanat

Malatya Büyükşehir’den kış yarısı sergisi

13:22 - Kültür Sanat

Günün Manşetleri

Emeklilere Yüksek Promosyon Yarışı! Diyarbakır'da Bankalar Rekabeti Kızıştırdı

18:42 - Diyarbakır

Amedspor, evinde Fatih Karagümrük ile berabere kaldı!

18:30 - Diyarbakır

Amedspor, Zorlu Fatih Karagümrük Maçına Hazır

13:42 - Diyarbakır

Yetimler Vakfı 2024 Yılı faaliyet raporunu açıkladı

13:38 - Diyarbakır

Diyarbakırlılar: işgal rejimine güvenmiyoruz ama yapılan ateşkese sevinçliyiz

13:35 - Diyarbakır