?>

Abbas bin Ubâde (r.a.)-2

Yusuf ARSLAN

6 yıl önce

 

Bu konuşma üzerine Akabe Biatı’na gelenler hep bir ağızdan:
“Onu korumak uğrunda her türlü tehlikeye razıyız!” diye bağırdılar. Sonra da teker teker Re­sû­lul­lah’a biat ettiler. Bu durum Re­sû­lul­lah’ı çok memnun etti.
Akabe’de biat işi devam ederken müşrikler bunu haber aldılar. Peygamberi­miz, Medineli Müslümanlara:
“Hemen konak yerlerinize dönünüz.” buyurdu. Hz. Abbas bin Ubâde bütün samimiyetiyle:
“Yâ Re­sû­lal­lah, Seni hak dinle gönderen Allah’a yemin ederim ki, eğer arzu ederseniz yarın sabah Mina’daki halka hücum eder, onları kılıçtan geçiririz!” diye bir teklifte bulundu. Fakat Peygam­berimiz (a.s.m.):
“Henüz bu şekilde hareket etmemiz emrolunmadı.” buyurarak buna müsaade etmedi.
Hz. Abbas, Akabe Biatı’ndan sonra Mekke’ye yerleşti. Peygamberimize yakın olmak istiyordu. Oysa o sırada müşrikler, Müslümanlara karşı giriştikleri işken­ce ve tazyi­ki artırmışlardı. Fakat Hz. Abbas’ın Re­sû­lul­lah ile beraber olmak uğ­runa göze alama­ya­cağı tehlike yoktu. Nitekim Mekke’de bulunduğu müddetçe birçok sıkıntıyla karşılaş­tı. Hicret emri çıkınca da Medine’ye hicret etti. Böy­lece hem Muhacir, hem de Ensar olma şerefini kazandı. Müslümanlar arasında “Ensar’ın muhaciri” diye isimlendirilirdi. Peygamberimiz onunla Muhacirîn ileri gelenlerinden Osman bin Ma’zun (r.a.) arasında kardeşlik tahsis etti.
YAZARIN DİĞER YAZILARI