Abdullah bin Cahş, sulh zamanında hak din uğrunda çok büyük hizmetlerde bulunduğu gibi, savaş anlarında da cengâver bir mücahit ve bir kahraman idi. Uhud Savaşı hazırlıkları yapıldığı esnada, Hz. Abdullah ilk öne atılanlardandı.
Ordu yola çıkmış, “Şeyheyn” denen mevkiye gelmişlerdi. Müminlerin annesi Ümmü Seleme, Peygamberimize bir kapta üzüm suyu getirmişti. Peygamberimiz bir miktar içtikten sonra geriye kalanını Hz. Abdullah’a uzattı. Hz. Abdullah şıranın tamamını içip bitirdi. O anda bir arkadaşı yaklaşarak Hz. Abdullah’a sordu: “Sabahleyin içeceğin suyun nerede olduğunu biliyor musun?” Şehadet şerbeti Abdullah’ın burnunda tütüyordu: “Ben,” dedi, “ancak Rabb’ime kavuşunca şerbete kanarım. O’na kavuşmak, benim için iyice susadığımda, suya en mükemmel şekilde kanmaktan daha hoştur.