Değerli Okuyucularımız, Diyarbakır, yavaş yavaş kışın soğuk gölgesinden sıyrılıp baharın sıcak kollarına kendini bırakıyor. Şubat’ın serin sabahları yerini martın yavaş yavaş ısınan günlerine bırakırken, şehirde hava sıcaklıkları da gözle görülür şekilde artıyor. Bugün 16 derece olan sıcaklık, yarın 24 dereceyi bulacak. Bu, sadece havanın değil, şehrin de değişmeye başladığının işareti.
Güneş, taş sokakları daha bir sıcak selamlamaya başlıyor. Sur içindeki tarihi yapılar, güneşin altında daha bir ihtişamlı duruyor. Hasan Paşa Hanı’nda sabah kahvesini içenler, güneşin yüzlerine vurduğu ışıkla baharın gelişini hissediyor. Parklar ve bahçeler yeşile uyanıyor, Diyarbakır halkı ise kalın montlarını bir kenara koyup ince ceketlere geçiş yapmaya hazırlanıyor.
Bu ani sıcaklık değişimi bazılarını sevindirirken, bazılarını da düşündürüyor. Çünkü Diyarbakır, yazın kavurucu sıcağıyla bilinen bir şehir. Baharın bu yumuşak geçişi, yazın sert yüzüne hazırlık mı, yoksa bu yıl iklimin farklı bir oyununa mı şahit olacağız?
Ne olursa olsun, Diyarbakır sokaklarında baharın gelişi hissediliyor. Çocuklar sokaklarda daha uzun süre oynuyor, çay ocaklarının sandalyeleri kaldırımlara taşınıyor, esnaf kapısının önüne çıkarak güneşin keyfini çıkarıyor. Bahar, sadece doğayı değil, insanın ruh halini de değiştiriyor. Ve biz, Diyarbakır’ın sıcak günlerine doğru adım adım ilerliyoruz.
Bu güzel günlerde, şehrin tarihi dokusu arasında yürüyüş yapmayı, Dicle Nehri kıyısında soluklanmayı ve Diyarbakır’ın eşsiz baharını doya doya yaşamayı unutmayın. Çünkü bu mevsim, kısa sürede yerini yazın bunaltıcı sıcaklarına bırakacak. Şimdi anın tadını çıkarma zamanı!