Arz nedir? Arz kelimesinin geçtiği ayetler hangileridir?
Arz, “en, genişlik” anlamlarına gelir.
Eski sözlüklerde arz, “semanın mukabili olan cisim” veya “insanların üzerinde bulunduğu yer” şeklinde açıklanır. (Râgıb el-İsfahânî, el-Müfredât, “arż” md.; Lisânü’l-Arab, “arż” md.)
Kur’an-ı Kerim’de arz kelimesi pek çok ayet-i kerimede geçmektedir.
ARZ KELİMESİ İLE İLGİLİ AYETLER
Melekler, dininin emirlerini yerine getirmeyerek kendilerine yazık ederken canlarını aldıkları kimselere: “Sizler ne işle meşguldünüz?” diye sorarlar. Onlar: “Biz düşman yurdunda dinimizi yaşamaktan âciz bırakılmış, gerçekten zayıf kimselerdik” derler. Melekler de onlara: “Allah’ın arzı geniş değil miydi? Orada uygun bir yere hicret etseydiniz ya!” derler. Onların varacağı yer cehennemdir. Orası, son durak olarak ne fenâ bir yerdir. (Nisâ / 97. Ayet)
***
Mûsâ, kavmine şu tenbih ve tesellide bulundu: “Allah’tan yardım isteyin ve sabredin! Şüphesiz bütün yeryüzü Allah’ındır; ona kullarından dilediğini vâris kılar. Unutmayın ki, hayırlı son, nihâî zafer, ancak Allah’a karşı gelmekten sakınanların olacaktır.” (A'râf / 128. Ayet)
***
“Ey kavmim! İşte bu, sizin için bir mûcize olmak üzere Allah’ın gönderdiği dişi devedir. Onu kendi hâline bırakın, Allah’ın arzında yesin içsin. Sakın ha, ona bir kötülük yapmayın; yoksa çok geçmez, sizi bir azap yakalayıverir.” (Hûd / 64. Ayet)
***
Bizim, emrimizle yeryüzüne (arza) gelip onu etrafından nasıl eksiltip durduğumuzu görmüyorlar mı? Allah hükmünü verir; O’nun hükmünü denetleyecek ve tatbikini engelleyecek hiçbir güç yoktur. Allah, hesabı çok çabuk bitirendir. (Ra'd / 41. Ayet)
***
“Onların ardından o ülkeye (arza) elbette sizi yerleştireceğiz. Bu müjde, benim huzurumda durup hesap vermekten korkan ve tehdidimden çekinenler içindir.” (İbrahim / 14. Ayet)
***
Yemin olsun ki biz Zikir’den sonra Zebûr’da da: “Yeryüzüne (arza) ancak sâlih kullarım vâris olacaktır” diye yazdık. (Enbiyâ / 105. Ayet)
***
Ey iman eden kullarım! Şüphesiz benim yeryüzüm (arzım) yeterince geniştir. Dolayısıyla nerede imkân bulursanız orada yalnız bana kulluk edin! (Ankebût / 56. Ayet)
***
Allah gökleri, gördüğünüz herhangi bir direk olmaksızın yarattı, sizi sarsmasın diye yeryüzüne (arza) haşmetli sabit dağlar yerleştirdi ve orada her çeşit canlıyı yaydı. Biz, gökten su indirdik de orada renk, koku, tat bakımından türlü türlü o güzel bitkilerden çift çift yetiştirdik. (Lokman / 10. Ayet)
***
Rasûlüm! Benden naklen onlara şunu söyle: “Ey iman eden kullarım! Gönlünüz Allah korkusu ve saygısıyla dopdolu olarak Rabbinize karşı gelmekten sakının! Bu dünyada samimi davranıp iyi işler yapanlara dünyada da âhirette de güzel bir karşılık vardır. Allah’ın arzı geniştir. Ancak hakkiyle sabredenlere mükâfatları hesapsız bir tarzda ödenecektir.” (Zümer / 10. Ayet)