Güneydoğu Anadolu Bölgesinde tarihi yüzyıllara dayana kadim müzik enstrümanlarından biri olan erbane (def) birçok kültürün günümüzü ulaşmasında yardımcı olmuştur. Korkulara, hastalıklara iyi gelir Diyarbakır’da 10 yıldır Erbanecilik kültürünü yaşatan 41 yaşındaki Selahattin Ulaş, ”Yüzyıllar boyunca bölgenin ileri gelenlerinden olan büyücüler, şamanlar, abdallar, dervişler çaldıkları deflerle, zikir ve cem gibi merasimleri yönettiler. Düğün ve cenaze, şenlik ve yas, savaş ve barış gibi insanlığın ortak durumlarını ve duygularını ifade etmiş, korkulara, hastalıklara çare bulmada defin sesinden yararlanmıştır” dedi. Ceviz ve Gürgen kullanıyoruz Kentte Erbanecilik mesleğinin son türü olduğunu aktaran Ulaş,” Erbane kültürü zamanla Diyarbakır’da azalmaya başladı. Erbane’nin ilk çıktığı kültür İran bölgesidir. Erbane’nin yapımında ceviz, kabak, Gürgen ve Afrika ağacı (Adansonia) kullanılmaktadır. Ceviz ve Gürgen ağacı ağır olduğu için en çok Afrika ağacı kullanılmaktadır. Erbanelerin ağır olmaması gerekiyor, çünkü çalan ustanın elinde ağır olmaması önemlidir. Erbanenin metotlarını İran’lı ustalar tarafından belirlendi. İyi bir erbane ustası aynı zamanda iyi Erbane çalması gerekiyor. Erbaneyi çalamadığı takdirde Erbane’nin sesinden anlamaz ve Usta ortaya iyi bir iş çıkaramaz” diye konuştu. Çok mutluyuz Diyarbakır kültürünü dünya ve Avrupa’da da yaşatmak adına çalıştıklarını ifade eden Ulaş, “Dünya’da belirli ülkelerden bizlerden Erbane isteniyor onların isteği doğrultusunda sipariş alıp gönderiyoruz. Kendi kültürümüzü Dünya ve Avrupa’da tanıttığımız için mutluyuz”şeklinde konuştu.