<div><span><span>Gazeteciler birçok ortamda kimi zaman zor koşullarda çalışmalarını sürdürerek, toplumu bilgilendirmek maksadıyla haber, fotoğraf ve görüntü üretmeye çalışıyor.</span></span></div> <div><span><span>Türkiye'de 1961 yılından beri her yıl, gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için "Çalışan Gazeteciler Günü" çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. </span></span></div> <div><span><span>Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" münasebetiyle İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. </span></span></div> <div><span><span><strong>"Günümüzde ise çok sayıda internet mecrasında gazetecilik yapılıyor hale geldi aslında gazetecilik daha da kolaylaştı ve imkanlar arttı fakat öbür yandan sorunlar da arttı"</strong></span></span></div> <div><span><span>10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nün Türkiye Gazeteciliği açısından önemli bir gün olduğunu belirterek çalışan ve çalışmayan tüm gazetecilerin gününü kutlayan İrvan, "Türkiye'de gazetecilik alanına bakıldığında imkanlar arttı. Artık 'internet gazeteciliği' diye bir gazetecilik var ve daha çok mecrada gazetecilik yapılıyor. Eskiden daha az sayıda, 'geleneksel medya' dediğimiz mecralar vardı ve oralarda gazetecilik yapılıyordu. Günümüzde ise çok sayıda internet mecrasında gazetecilik yapılıyor hale geldi aslında gazetecilik daha da kolaylaştı ve imkanlar arttı fakat öbür yandan sorunlar da arttı." dedi.</span></span></div> <div><span><span></span></span></div> <div><strong><span><span>Prof. Dr. Süleyman İrvan</span></span></strong></div> <div><span><span><strong>"Gazeteciler; 4'üncü kuvvet olarak kamuoyu oluşturma gücüne sahipler ama iş kendilerine ilişkin sorunlara gelince kamuoyu oluşturmada başarılı olamadıklarını düşünüyorum"</strong></span></span></div> <div><span><span>Türkiye'de gazeteciliğin sorunlarını anlatan İrvan, "Ciddi anlamda gazeteci işsizliği sorunu var, özellikle iletişim fakültelerinin gazetecilik programlarından mezun olanların işsizliği gerçekten yüksek düzeydedir. Gazetecilerin çalışma koşullarında bir iyileşme olmadı. Bu durum aslında ekonomi ile ilgilidir. Düşük bütçelerle uzun süre asgari ücretin altında çalışan gazeteciler var bu gerçekten acı verici bir durumdur. Gazetecilik aslında çok önemli bir meslektir dolayısıyla ekonomik koşullarının da iyi olması lazım ama maalesef bu durum Türkiye'de henüz gazeteciliğin aleyhine işliyor. Gazetecilerin sahada haber peşinde koşarken yaşadıkları sorunlar var. Gazetecilerin habere, bilgiye ulaşmada, toplumsal olayları takip ederken yaşadıkları sorunlar var. Bir başka sorun; sahada gazetecilik yapıyorlar ama basın kartı almakta sorun yaşıyorlar, zorlanıyorlar, uzun süre beklemeleri gerekiyor veya hiç alamıyorlar. İnternet medyasında henüz basın kartı alamıyorlar. Yasada bir değişiklik oldu ama yasa değişikliğinin pratiğe aktarılmasında henüz belli bir mesafe kat edilmedi diye düşünüyorum. Gazeteciler; 4'üncü kuvvet olarak kamuoyu oluşturma gücüne sahipler ama iş kendilerine ilişkin sorunlara gelince kamuoyu oluşturmada başarılı olamadıklarını düşünüyorum. Kendi sorunlarında; 'terzi kendi söküğünü dikemez' demişler gazetecilerde kendi sorunlarına çok fazla eğilmiyorlar diye düşünüyorum. Kendi sorunlarını gündeme taşımada, çözmede çok başarılı değiller gibi görünüyor." şeklinde konuştu. </span></span></div> <div><span><span><strong>"Türkiye'de güçlü de bir yerel medya var ama bunun yaşatılabilmesi, daha iyi bir noktaya gelebilmesi lazım"</strong></span></span></div> <div><span><span>Yerel basının ciddi sorunları olduğunun altını çizen İrvan, "Türkiye'de yerel basın, maalesef Basın İlan Kurumu'ndan aldıkları resmi ilan ve reklamlarla varlığını sürdürmeye çalışıyor, bu çok doğru değildir. Tek bir kaynaktan gelen sınırlı sayıda bir kaynak var ve bu yerel basının yaşaması için yeterli değildir. Yerel basının alternatif kaynaklar bulması gerekiyor mesela özel ilan ve reklamlar alabilmeli, abonelik sistemine geçebilmeli veya okunabilir olmalıdır. İnsanlar yerel gazeteyi alarak okuyabilmeliler. Burada bir problem var aslında yerel gazeteler yerel halka ulaşamıyor. Benim görebildiğim en büyük sıkıntı budur. Yerel iş insanları, yerel medyaya yeterince destek vermiyorlar gibi görünüyor. Bu sorunu sadece Basın İlan Kurumu'ndan gelen reklamlar bırakarak çözemeyiz; yereli güçlendirelim ki ulusala taşınabilsin. Yerel medya çok önemlidir. Türkiye'de güçlüde bir yerel medya var ama bunun yaşatılabilmesi, daha iyi bir noktaya gelebilmesi lazım. Mesela iletişim fakültesi mezunları yereli tercih etmiyorlar çünkü oralarda çok düşük ücretler veriliyor. Biraz ücretlerin iyileştirilmesi lazım, mezunların oralarda gazetecilik yapabilmeleri lazım. Yerel medya cazip hale getirilirse hem istihdam olanakları artırılacaktır hem de daha iyi bir gazetecilik yapılacaktır. Şu anda sadece ajanlardan gelen haberlere dayalı bir gazetecilik sürdürülüyor, özel habere yoğunlaşmaları lazım. Özel haber içinde muhabire ihtiyaçları var aslında bütün bunlar birbiri ile bağlı sorunlardır." diye belirtti. </span></span></div> <div><span><span><strong>"Basının, toplumun güven duyduğu bir basın olması, toplumunda basına sahip çıkması, iyi gazeteciliği desteklemesi lazım "</strong></span></span></div> <div><span><spanCalibri",sans-serif">Basının gücünün 4'üncü kuvvet olduğunu hatırlatan İrvan, "4'üncü kuvvet, halk ve toplum adına diğer kuvvetleri (yasama, yürütme, yargı) gözeten, aktaran bir basın olması lazım. Basının, toplumun güven duyduğu bir basın olması, toplumunda basına sahip çıkması, iyi gazeteciliği desteklemesi lazım. Toplumun; gazete satın alması, abone olması lazım. Bedavadan gazetecilik, haber yok maalesef. Haber pahalı bir şeydir." ifadelerini kullandı. <strong>(İLKHA)</strong></span></span></div>
22°
22°