Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da özellikle kırsal bölgelerde yaşayan vatandaşların kış ve yaz aylarında yük taşımada kullandığı semer, Diyarbakır’da 56 yaşındaki Fesih Sürmeli tarafından 35 yıldır aynı atölyede yapılmaya devam ediyor. Sürmeli, köylerde eskiye göre semere ihtiyaç duyulmadığını söyledi. Semerciliğin geçmişi çok eskilere dayanmakla beraber günümüzde yeni çırak yetişmediği için gün geçtikçe tarihe karışıyor. Gelişen teknolojiyle birlikte semercilik mesleği giderek azalıyor. Köyden kente göçlerin fazla olması, semercilik mesleğinin azalmasına neden oluyor. Semerde Keçe, Deri, Ot kullanıyor Semercilik yapımında kullanılan malzemeler Diyarbakır’ın kırsal bölgelerinde yetiştirilen hayvan yünlerinden elde edilmekte. Semerin yapımında kullanılan keçe, deri, ot, çivi, çınar veya meşe ağacı kerestesi, telis, çivi, raptiye gibi malzemelerden semer elde ediliyor. Sürmeli,” Semerler çuvaldız, çeşitli iğneler, biz, bıçkı bıçağı, makas, pense, el demiri, ot demiri gibi araçlar kullanarak yapıyorum. Keçeyi Diyarbakır’ın kırsal bölgelerinde bulunan keçecilerden temin ediyorum. Semerler kışın daha çok satılıyor. At, Eşek ve katırlar için üretiyoruz. Köylüler odun taşımak için genelde yük hayvanlarına yaptırıyor. Ya da çobanlar için palto tipinde giysi yapıyoruz” diye belirtti. Kent merkezinde tek semerci Günde bir semer ürettiğini ifade eden Sürmeli, “ semer fiyatları 2,500 TL ve 3000 TL arasında değişmektedir. Semerlerin fiyatları büyüklerine ve kalitesine göre değişmektedir. Köylerde eskiye göre semere ihtiyaç duyulmuyor. Benim ustam Eğilli bir Ermeni idi. Diyarbakır’da 20 tane usta atölyesi vardı. Zamanla hepsi tarihe karıştı. Diyarbakır’ın ilçelerinde Dicle, Hani ve Eğil de bazı ustalar semer yapmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı. Semercilik Helal kazanç Semercilik mesleğiyle ile ilgili bir hikâye anlatan Sürmeli,” Zamanında bir adamın semer dükkânı vardı, oğlu ile çalışıyordu. Oğluna dükkânı emanet eden usta, bir semerin içine bütün altınlarını koymuş. Bu semeri kimseye satmaması için tembihte bulunmuş. Oğlu yanlışlıkla semeri satmış. Dükkâna gelen usta oğlum bizim eski semeri niye sattın siteminde bulunmuş. Gel zaman git zaman satılan semer tamir edilmek için dükkâna geri gelmiş. Bunu fark eden usta semerin içine bakınca altınların hala yerinde durduğunu görmüş. Usta oğluna dönüp şöyle demiş. Oğlum bizim kazancımız helal olduğu için emeğimize bir şey olmadı” ifadelerini kullanarak semercilik mesleğinin helal kazanç olduğunu belirti.