Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde yer alan tarihi Haburman Köprüsü, yıllardır sahipsiz ve kaderine terk edilmiş bir şekilde duruyor. Artuklu döneminin önemli yapılarından biri olan bu köprü, zamanla bakım ve restorasyon eksiklikleri nedeniyle büyük zarar görmüş durumda. Oysa Silvan ilçesinde yer alan ve benzer döneme ait bir diğer tarihi Artuklu yapısı olan Malabadi Köprüsü, geliştirilen mesire alanı ve turizm projeleriyle adeta yeniden hayata döndü.
Haburman Köprüsü, Artuklu döneminin mühendislik harikalarından biri olarak tarihe geçmiş olsa da, yeterli ilgi ve bakımdan yoksun kalmış. Oysa Malabadi Köprüsü, restorasyon ve çevre düzenlemeleri ile turizm alanında önemli bir cazibe merkezi haline geldi. Silvan’daki projeyle köprü çevresi bir mesire alanı olarak düzenlendi, sosyal olanaklar arttı ve bölgeye olan ilgi katlandı. Bu sayede hem köprünün tarihi dokusu korundu hem de çevresel faktörler göz önünde bulundurularak turizme kazandırıldı.
Haburman Köprüsü ise hâlâ kaderine terk edilmiş bir şekilde Çermik ilçesinin sınırlarında bekliyor. İlgili kurumların dikkatini çekmeye çalışan yerel halk, tarihi köprünün restore edilmesi ve çevre düzenlemesi yapılması gerektiğini belirtiyor. Çermik’teki köprünün, Malabadi Köprüsü’ne benzer şekilde turizme kazandırılması gerektiği vurgulanıyor. Bölgede yaşayanlar, tarihi miraslarının korunması ve gelecek nesillere aktarılabilmesi için bu tür projelere acilen başlanmasını talep ediyor.
Çermik’teki Haburman Köprüsü, sahip olduğu tarihi değeriyle benzerlerinden farklı bir konumda bulunmasına rağmen, ihmal edilmesi büyük bir kayıp anlamına geliyor. Uzmanlar, bu tür yapıların korunarak turizme kazandırılmasının hem bölgenin kalkınması hem de kültürel mirasın korunması adına önemli olduğunu belirtiyorlar. Eğer gerekli adımlar atılırsa, Haburman Köprüsü de tıpkı Malabadi Köprüsü gibi bölgenin önemli turistik noktalarından biri haline gelebilir.
