Kobani olayları olarak anılan 6-8 Ekim 2014'teki trajik olaylar, Diyarbakır'da da derin izler bıraktı. Bu olaylarda, Bağlar ilçesinde ihtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtan Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş, Hasan Gökguz ve Yusuf Er, PKK taraftarları tarafından saldırıya uğradı. Olayın ardından Yusuf Er yaralı olarak kaçmayı başarırken, diğerleri 3. kattan atıldıktan sonra silah ve bıçaklarla saldırıya uğradı ve hayatını kaybetti.
Diyarbakır'daki olaylarda yaşamını yitiren Hüseyin Dakak'ın babası Öztekin Dakak, eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil olmak üzere 18'i tutuklu 108 sanığın yargılandığı davada verilen cezalara ve tahliyelere tepki gösterdi.
Dakak, "2014'te Selahattin Demirtaş'ın çağrısıyla sokaklara inenler, kurban eti dağıtan çocuğumu şehit ettiler. Bugün de mahkeme kararları açıklandı. Şahsım olarak ben bu kararları kabul etmiyorum. Benim oğlum toprağın altındayken, bunlar yeryüzündedir. Hükümeti, devleti yıkmaya çalışan bir çetedir. HDP burada PKK'nın siyasi kanadıdır. Burada asker toplayıp dağa gönderiyor. Devletin bütün birimleri bunu biliyor ki; HDP ve PKK birdir. Bu kadar insan öldürüldü ve bizim ciğerimiz yandı. Bunların cezası az olmaması lazım. Ömür boyu cezaevinde olması lazım. Devletten isteğim budur. Bu kararları kabul etmiyorum. Bunlar vatandaşlara zararlı olanlardır, hiçbir faydaları yoktur. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Allah rızası için bunları dışarıya çıkarmayın" şeklinde konuştu.