Abdullah bin Ömer (r.a.)-5

Abdullah bin Ömer’in en meşhur hasleti, fakirlere, yetimlere ve kimsesiz­lere gösterdiği alakadır. Hz. Abdullah, sofrasında her zaman bir yetim veya fakir bulunmasına dikkat ederdi. Öğle ve akşam yemeklerine oturduğunda, hemen civardaki yetimlere haber gönderir ve yemeğe onlar geldikten sonra başlardı. Mescitten çıkarken, yol üstünde karşılaştığı fakirleri evine götürür, yemek yedirirdi. Hanımı, onun çoğu zaman bu âdeti yüzünden aç kal­ması sebebiyle üzülürdü. Çünkü Hz. Abdullah bütün yemeğini fakirlere ik­ram ederdi. Bu yüzden hanımı bir defasında mescit çıkışında duran fakirlere haber göndererek onlara kendisinin yemek vereceğini bildirdi. Hz. Abdullah mescitten çıkınca yolda kimseyi bulamadı. Eve döndüğünde:

“Bana filan ki­şileri çağırın.” diye emretti. Hanımı o kişilere yemek gönderdiğini söyleyin­ce:

“Sizin maksadınız bana yemek yedirmemek galiba!” diyerek, o gün ve ak­şam yemeklerini yemedi.[6]

Onun ibretli ve ahenkli hayatından bizler için örnek bir levha, “Lem’alar”da zikredilir. Hz. Abdullah bir gün 40 paralık bir mesele için çarşıda şid­detli bir münakaşa ve pazarlık etti. Onun bu tavrını gören bir başka sahabi, büyük İslam halifesi Hz. Ömer’in oğlunun bu kadar küçük bir miktar için hara­retli münakaşasını tuhaf bir cimrilik olarak görüp garip karşıladı.