Alâ bin Hadramî (r.a.)-3
- 06-12-2018 12:25
- 04-08-2023 22:17
- 8
Peygamber Efendimiz, bu mektubu alınca çok memnun oldu. Alâ bin Hadramî’yi bu başarısından dolayı tebrik ve takdir etti. Bir taltif olarak da, bu bölgenin İslam ülkesi olması üzerine onu Bahreyn valiliğine tayin etti. Bir mektup yazarak Bahreynlilere İslamiyet’i öğretmesini, zengin Müslümanlardan zekât, gayrimüslimlerden de cizye (vergi) alarak fakir halka dağıtmasını ve ihtiyaçtan fazlasını Medine’ye göndermesini emretti.[4]
Hz. Alâ bin Hadramî, hitabet ve tebliğde olduğu gibi, idarecilikte de örnek bir şahsiyetti. İslam’ı bir hayat nizamı hâline getirmek için çok üstün gayret gösterdi. Çok geçmeden Bahreynlilere kendini sevdirdi. Hükümdar Münzir ve rahibin yardımlarıyla İslamiyet’in Bahreyn’de kökleşmesini temin etti. Topladığı zekât ve cizyeyi Bahreyn’deki fakirlere dağıttı, arta kalanını da Medine’ye gönderdi. O sırada Medine’de Müslümanlar maddi bakımdan sıkıntı içerisindeydiler. Hiç ummadıkları bir zamanda bu kadar para gelmesine sevindiler ve bu ikramından dolayı Cenâb-ı Hakk’a şükrettiler.[5]
Alâ bin Hadramî, Peygamberimizin vefatından sonra Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer zamanında da aynı vazifeye devam etti. Çünkü Peygamber Efendimiz onu, maharet ve salahatı sebebiyle bu vazifeye getirmişti.
Hz. Alâ aynı zamanda yüksek cesaret ve kahramanlığı ile de tanınmış bir Sa-habiydi. İyi bir kumandandı. Hz. Ömer onu o bölgenin fethiyle vazifeli olan ordunun başına kumandan tayin etti. Ayrıca şöyle bir mektup yazarak bazı hatırlatmalarda bulundu:
“Cenâb-ı Hak, insanları ve bu varlığı hangi gaye ile yarattığını bize bildirmiştir. Sen de ne için yaratılmış isen o şeye çalış ve başka şeylerden vazgeç. Çünkü dünya geçicidir, ahiret ise ebedîdir. Dünyanın geçici lezzetleri seni ebedî olan ahiret lezzetlerini görmekten alıkoymasın. Allah’ın yasak kıldığı şeyleri işlemekten sakın. İstediği kimseye ilim ve hikmetiyle üstünlük veren, Cenâb-ı Hak’tır. Allah bizi de seni de kendisine itaat etmeye ve azabından kurtulmaya muvaffak eylesin.”[6]