Büreyde bin Husayb (r.a.)-2

 

Peygamber Efendimiz geceyi burada geçirdi. Sabahleyin Büreyde (r.a.), Pey­gam­berimize gelerek, “Yâ Re­sû­lal­lah, yanınızda bir bayrak olmadan Medi­ne’ye girmeniz doğru olmaz.” dedi. Sonra da sarığını çıkarıp mızrağının ucuna bağladı. Medine’ye girin­ceye kadar Peygamberimizin yanında taşıyarak yürüdü. Hz. Büreyde, bir müddet Medine’de kaldıktan sonra tekrar memleketine döndü.

Büreyde (r.a.), Hicret’in 6. senesinde Medine’ye hicret etti. Bu sebeple Be­dir, Uhud ve Hendek Savaşlarına katılamamıştı. Hudeybiye Sulhü’ne iştirak etti. Rıdvan Bia­tı’nda bulundu. Hayber’in ve Mekke’nin Fethi’ne katıldı. Daha sonra Hz. Hâlid’in ve Hz. Ali’nin maiyetinde bazı seriyyelerde bulundu. Peygamberi­mizle birlikte diğer bütün savaşlara iştirak etti.

Büreyde (r.a.) fazilet sahibi bir sahabiydi. Peygamberimize her hususta itaat ederdi. Re­sû­lul­lah’ın yanında onun ayrı bir yeri vardı. Peygamberimizin huzu­runa teklifsizce girip çıkabilirdi.

Peygamberimizin vefatına kadar Medine’de ikamet eden Hz. Büreyde, Re­sû­lul­lah’ın vefatından sonra diğer sahabiler gibi Medine’den ayrıldı, Basra’ya yer­leşti.

Hz. Büreyde, “Benim damarlarımda cihat kanı akmaktadır. Hayatım at sırtın­da geçer.” diyordu. Bu sebeple halifeler devrinde de fetih ordularında yerini aldı. Çok büyük kah­ramanlıklar gösterdi. Hicret’in 63. senesinde vefat eden Hz. Büreyde, Peygamberimiz­den 164 hadis rivayet etti. Bu hadislerden ikisi şu mealdedir:

“Münafıklara ‘efendimiz’ demeyiniz. Çünkü onlar efendi olur, başkalarından üstün sayılırlarsa, Cenâb-ı Hakk’ın gazabını celbetmiş olursunuz!”

“Emanete hıyanet eden, kadını kocası aleyhine ve köleyi de efendisi aleyhine kışkırtan bizden değildir.”[1]