DÜNYA ORUÇ, AHİRET BAYRAMDIR
- 11-05-2021 16:43
- 04-08-2023 22:18
- 9
Başı rahmet, ortası mağfiret sonu cehennem azabından kurtuluş olan mübarek Ramazan ayının sonuna geldik. Onbir ayın sultanı, Reyyan kapısının anahtarı olan Ramazan ayına başlarken “Hoş Geldin Ya Şehr-i Ramazan” dedik. Ama şimdi ise “Elveda Ya Şehr-i Ramazan” demeye başladık.
Ramazan ayı, manevi ve ahlaki bir mektepti. Bize rahmeti, şefkati, affetmeyi; günahlardan uzak durmayı, ibadetlerimize dikkat etmeyi ve rabbani güzel bir ahlaka sahip olmamız gerektiğini öğretti. İnsanın, Allah’ın kulu olduğunu ve bu kulun acziyetini gösterip O’na hakkıyla kulluk etmesi gerektiğini gösterdi.
Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerim’in yeryüzüne inişinin yıl dönümü olan Kadir gecesini kendisinde barındıran ve onunla değer kazan Kur’an-ı Kerim ayıdır. Bunun için bu ay, Kur’an-ı Kerim’in dünya ve ahiret hayatımızı aydınlatması ve kişiliğimize değer katmak üzere onu rehber edinmesi için bir başlangıç zamanı edinmemiz gerektiğini bize gösterdi.
Ramazan ayı, malın ve mülkün asıl sahibi olan Allah’ın, emanet olarak verdiği malda ve mülkte infak etme, paylaşma ve dayanışma ahlakını bizlere öğretti. Bu itibarla bu ay, malımızla, fani olan bu dünya hayatında ebedi olan ahiret hayatını kazanmanın yolunu bulmaya çalışmamız gerektiğini bize gösterdi.
Ramazan ayı, helal ve haram duyarlılığına sahip olup takva ve sorumluluk bilinci içinde hareket etmeyi bize öğretti. Bu nedenle bu ay, geçicici olan bu dünyada yediğimize, yedirdiğimize, giydiğimize, giydirdiğimize, içtiğimize ve içtirdiğimize, tükettiğimize ve kullandığımıza dikkat edip ahirette Allah’ın rızasını, rahmetini ve cennetini kazandıracak helal ve haram duyarlılığına dikkat etmemiz gerektiğini “İmsak ve İftar” zamanlarıyla bizlere gösterdi.
Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerim ve sünnet-i seniyyeye uygun bir Müslüman şahsiyetin nasıl olması gerektiği hususunda bize yol gösterdi. Biz de hayatımızı, Ramazan ayının oluşturmaya çalıştığı bu şahsiyet çerçevesinde oluşturmak için gayret sarf etmemiz gerekir.
Ramazan ayı, oruç tutmak, ibadet etmek, infak etmek ve dua etmek suretiyle iyi bir şekilde ihya ve idrak edenlere yönelik iki sevinci barındıran zaman dilimiydi. Bu iki sevinçten ilki dünyada Ramazan bayramı diğeri ise ahirette Reyyan kapısından çağrılıp cennete girme bayramıdır. Bu durum da dünyadayken hayatımızı oruç ahlakına çevirirsek ahiretimiz bizim için bayram olacağını göstermektedir.
Ramazan Bayramı ve Sıla-i Rahim
Ramazan bayramı, oruç ayı Ramazan ayından sonra biz Müslümanlara verilen dünyadaki sevinç günleridir. Bu günleri dinimizin ifade ettiği şekilde ibadet anlayışı içinde geçirmemiz gerekir. Dost ve akrabaları ziyaret edip onlarla bu rahmet dolu zaman dilimini iyi bir şekilde idrak etmemiz salih ve hayırlı bir davranış olmaktadır. Ancak COVİD-19 Coronavirüs salgın hastalığından dolayı bu yıl Ramazan bayramında sokağa çıkma yasağı olduğundan dolayı konu-komşuyu, dost ve akrabaları evlerinde ziyaret edip bayramlaşamayacağız. Ama ilgili kişilere telefon açıp sıla-i rahim yapıp bayramlaşma yapabiliriz. Uzaktan da olsa bu günlerdeki sevinci ve mutluluğu bir telefon açma ile sevdiklerimizle bayramlaşmaya gayret edelim. Rabbim, bizleri, sağlık ve afiyet içinde diğer bayramlara ulaştırsın inşaallah.
Sonuç olarak, Ramazan ayında, tuttuğumuz oruç, okuduğumuz Kur’an-ı Kerim, yaptığımı hayır ve hasenat, eda ettiğimiz ibadetlerimiz ve Allah’a ellerimizi açarak yaptığımız dualar ile manevi açıdan bazı kazanımlar elde ettik. İşte Ramazan ayından sonra da, rabbimizin bize nasip edip verdiği bu manevi kazanımlarımızı korumak ve devam etmek için bir çaba içinde olmamız gerekir. Dünya hayatı oruç olanın ahiret hayatı bayram olacağının şuur ve idrakinde olmak için gayret içinde olmamız güzel, iyi ve salih bir amel olacaktır inşaallah.