Değerli Müminler! Bugünkü yazımızda Allah’a şükretmenin dini bir görev olduğunu açıklamaya çalışacağız.
Değerli Müminler! Bugünkü yazımızda Allah’a şükretmenin dini bir görev olduğunu açıklamaya çalışacağız.
Allah, Kuran’da şöyle buyuruyor: Ayet iki şeyi emrediyor, bir şeyi de yasaklıyor. Emrettiği iki şeyden birisi, Allah’ı anmak; diğeri de, ona şükretmek. Yasakladığı şey de nankörlükte bulunmaktır. İnsan, Allah’ın en seçkin yaratığıdır. Onu en güzel surette yaratmış, akıl gibi üstün yeteneklerle donatmıştır. Yer ve gökleri ve bunlarda olan her şeyi ona hizmet için var etmiş ve sayılamayacak kadar nimetler vermiştir.
Evet insan, Allah’ın en üstün yaratığıdır, çünkü Allah, ona yeryüzünde kendi adına hükümlerini icra etme ve yürütme yetkisi vermiş, başka bir ifade ile onu yeryüzünün halifesi yapmıştır. Nitekim Kuran’da buyuruluyor ki: Diğer taraftan meleklere ona secde etmelerini emretmiş, böylece onun şanını yüceltmiştir. İnsanoğlunun üstünlüğü Kuran’ın pek çok yerinde hatırlatılmıştır.
Şükür kalp ile, dil ile ve organlar ile olur.
1. Kalb ile Şükür:
Her nimetin Allah tarafından verildiğine, insanların ise birer vasıta ve sebep olduğuna inanmaktır. İnsanı Allah yaratmıştır. İnsanda bulunan her nimet ve üstünlüğü de ona veren yine Allah’tır. İnsanlar ise, bu hususta sadece birer vasıta ve sebeptir. Elbette insan çalışacak, bazı tedbir ve sebeplere baş vuracak, fakat sonuç itibariyle her üstünlük ve nimeti Allah’tan bilecektir. Çünkü kainatta Allah’ın izni ve yaratması olmadan hiçbir şey olamaz. Başka bir ayette de şöyle buyuruluyor:Evet, yediren de içiren de, zengin eden de, sermaye veren de Allah’tır. Fakat insan bu rızkını arayıp bulmak ve bunu meşru yollardan elde etmek için sebeplerine yapışmakla yükümlüdür. Çünkü Kuran’da şöyle buyuruluyor:
İşte insan, her nimeti verenin Allah olduğunu bilecek ve hiçbir vakit bunu unutmayacaktır. Buna kalp ile şükür denir.
2. Dil ile Şükür:
Dil ile şükür, şükür ifade eden sözleri söylemek ve Allah’ın nimetlerini ona nisbet etmektir. Kuran’ın ilk suresi olan Fatiha Suresi Allah’a hamd ile başlıyor Beş vakit namazın her rekatında okunmakta, böylece hamd, günde kırk defa tekrarlanmaktadır. Özetlemek gerekirse; kulluğun başı zikir, Allah’ı tanımak ve anmak, sonu ise ona şükretmektir.