Uzman Psikolog Sadık Sun, teknolojik aletlerle olan ilişkinin tamamen kesilmesinin mümkün olmadığını belirtti. Teknolojiye hâkim ülkelerin diğer ülkeler üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu vurgulayan Sun, bu nedenle teknolojiyi dengeli bir şekilde kullanmanın gerekliliğine dikkat çekti.
Sun, yapılan çalışmalara dayanarak okul öncesi çocuklar için günlük teknoloji kullanım süresinin 30 dakika, ilkokul öğrencileri için 45 dakika, ortaokul öğrencileri için 1 saat ve lise öğrencileri içinse 2 saat olarak önerildiğini ifade etti. Teknolojinin aşırı kullanımının öğrencilerin motivasyonunu, dikkatini ve sabır seviyelerini olumsuz etkileyebileceğini belirten Sun, çocukların gerçek dünyada yaşadıkları başarısızlıkların sanal dünyada kaçış arayışını artırdığını söyledi.
Ebeveynlerin de teknolojiye aşırı maruz kaldığını gözlemlediklerini belirten Sun, ebeveynlerin önce kendi teknoloji alışkanlıklarını düzenlemeleri gerektiğini, ardından çocuklarını da aynı şekilde kontrol altında tutmalarının önemli olduğunu ifade etti.
Sun, "Teknolojiyle aşırı vakit geçirildiğinde küçük yaş grubundaki çocuklar kendi akranlarıyla iletişim kurmakta zorlanıyor, göz teması ve sosyal etkileşimde eksiklikler yaşanıyor" dedi.
Yaz aylarında öğrencilerin teknoloji kullanımını belirli bir seviyede tutmanın mümkün olduğunu belirten Sun, "Teknolojisiz bir yaşam söz konusu olamaz. Teknolojiyi dengeli kullanmak önemlidir. Teknoloji bizi yönetirse esiri oluruz. Teknolojiyle aşırı vakit geçiren öğrencilerde ders çalışma motivasyonu ve dikkat eksikliği gibi problemler baş gösterebiliyor. Kısa videolarla geçirilen süreler gerçek dünyada sabır seviyelerini düşürüyor ve iletişim becerilerini zayıflatıyor. Küçük yaş grubundaki çocuklarda akranlarıyla konuşma, iletişim kurma ve göz teması gibi sosyal becerilerde zayıflıklar gözlemleniyor" şeklinde konuştu.
Sun, çocukların aşırı teknoloji kullanımının dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluklarına yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, ders başarısında ve sosyal aktivitelerde düşüşler yaşanabileceğini söyledi. Bu durumun çocukların gerçek dünyadan giderek daha fazla kopmalarına neden olabileceğini ve sanal dünyada daha fazla vakit geçirmeye çalışmalarına yol açabileceğini ifade etti.
Ebeveynlerin teknoloji kullanım sürelerini kontrol etmeleri gerektiğinin altını çizen Sun, "Ebeveynler kendi teknoloji alışkanlıklarını gözden geçirip düzene koyduktan sonra çocuklarını da aynı şekilde yönlendirmelidir. Misafirlik durumlarında çocuklara teknoloji kullanım süresi artırılmamalıdır. Ekran süresi sabit tutulmalıdır. Çocukların yaz tatilini toprakla, hayvanlarla vakit geçirme, aile içi sohbetler ve piknik gibi etkinliklerle değerlendirmeleri önerilir. Bu tür aktiviteler çocukların teknolojiye olan ihtiyaçlarını azaltacaktır" dedi.
