Diyarbakır merkez Sur ilçesi 32 yıldır ayakkabı boyacılığı yapan 66 yaşındaki Sami Karalı, evine ekmek götürmek için hayat mücadelesi veriyor.

32 yıldır boyacılık yaptığını anlatan Karalı, “32 yıldır boya yapıyorum, tamirat işleri yapıyorum. Şükür Allah’a bu iş ne doyurur ne aç bırakır. Evimin bir mutfak masrafı çıkıyor. Eskiden çok daha iyiydi. Herkes şu anda spor ayakkabı giyiyor, normal kundura ayakkabıyı düğün dernekler dışında giyen yok. Mesela eskiden 25 Kuruş’a boyuyorduk. Şimdi 10-15 lira diyoruz,  vatandaş çekip gidiyor. ‘Alırım boya, ben kendim boyarım evde’ diyor. Eskiden ayakkabıları sıralayıp, insanları bekletiyordum. Devran değişti. Mecburen burada ekmek paramızı çıkarmak için oturuyoruz bir iki ayakkabı boyatır sonra evimize gidiyoruz “dedi.
 
Zorlanıyorum ama ekmek parası”
Ayakkabı boya fiyatlarından yakınan Karalı, “Yaz, kış benim mekânım, yaşam alanım, iş yerim burasıdır. Eskiden bir boya kutusu 3 TL idi. Şimdi gidiyorum bir boya aldığımda 60-70 TL olmuş. Gelen zamlar hepimizi çok etkiledi. Eskiden bu cadde de adım atacak yer olmazdı, insanlarda da sanki para kalmamış caddelerden geçen insanların elinde dolu poşetler görmüyorum. Depremden sonra kuş uçmaz kervan geçmez bir yere döndü. 66 yaşımda hala boya sandığını taşıyorum. Zorlanıyorum ama ekmek parası. Ayakkabı boyasının cildime bazı zararları var, bu yaralarla yaşamayı öğrendim. Buralarda doğdum, büyüdüm, buralarda öleceğim. Bu meslekten başka hiçbir meslek yapmadım. Maliyetler artsa da "Allah bereket versin. Şimdi az da olsa çok da olsa bir şeyler kazanıyoruz. Yaşamın mücadelesini ben ayakkabı tamir ederek verdim. İnsanlar her türlü işi yapabilir ama önemli olan alın teriyle yapılan iştir. Benim alnım akbaşım dik kim ne derse desin. Ben bu meslekle evimi geçindiriyorum, çocuk kısmet olmadı bana ve eşime Allah vermeyince nasip olmadı. Allah’ın izniyle gözüm arkada kalmadan göçüp gideceğim’’ ifadelerini kullandı.

Kaynak: Uğur ERSİN - ÖZEL HABER