<div> </div> <div>Müslüman olduktan sonra Resûlullah ile birlikte bütün savaşlara katılan Abdullah bin Huzâfe, bir ara Peygamberimiz tarafından 50 kişilik bir seriyyenin kumandanlığına da getirilmişti.</div> <div>Hz. Peygamber’in mektubunu İran kisrasına götüren de o idi. “Perviz” adındaki İran kisrası, Hz. Peygamber’in mektubunu yırtmıştı. Bunu haber alan Resûlullah da:</div> <div>“Ya Rab! O nasıl mektubumu parçaladı ise, sen de onu ve onun mülkünü parça parça et!” demiş ve ilave etmişti: “Bundan başka kisra gelmez.”</div> <div>Bir müddet sonra, Perviz’in oğlu Şirviye, babasını hançerle paralamış ve Sa’d bin Ebî Vakkas da (r.a.) onun saltanatının altını üstüne getirmişti.</div> <div>Sağlığında Hz. Peygamber’in ihbarının çıktığını gören Abdullah bin Huzâfe, Hz. Osman devrinde Mısır’da vefat etti.[2]</div> <div>Allah ondan razı olsun!</div> <div> </div>