<div> </div> <div>Abdullah bin Revâha, Peygamberimizin bütün emirlerini hiç tereddüt etmeden hemen yerine getiren bir sahabiydi. Bu, onun en belli vasıflarından biriydi. Bunun için de teslimiyette müstesna bir yere ulaşmıştı. Çünkü gönül verdiği insan, Allah’ın Resûl’ü idi; her emrinde bir hikmet, her hareketinde büyük manalar vardı.</div> <div>Bir gün Peygamber Efendimizin huzuruna geliyordu. Resûlullah da o esnada mescitte hutbe irat ediyordu. Abdullah bin Revâha mescide yaklaşmış, fakat içeri girmemişti. Peygamberimizin cemaate, “Oturun.” dediğini işitti. Bu emri duyar duymaz hemen bulunduğu yere çöküverdi. Peygamberimiz hutbesini bitirinceye kadar bekledi. Ashâb, Peygamber Efendimize:</div> <div>“Yâ Resûlallah, Abdullah bin Revâha’nın nerede oturduğunu görüyor musunuz? Sizin cemaate, ‘Oturun.’ diye emrettiğinizi işitince, hemen olduğu yere oturdu!” dediler.</div> <div>Peygamber Efendimiz, Abdullah’ın teslimiyetini ve itaatini gösteren bu hareketinden çok memnun oldu ve:</div> <div>“Allah, senin Kendisine ve Peygamberine olan itaatini artırsın!” diye dua etti.[8]</div>