Diyarbakır’da bir bayram daha geride kaldı ama geriye unutulmaz tatlar ve sohbetler kaldı. Bayram denince akla tatlılar, kebaplar ve bolca ikram gelir. Ama bu bayramın yıldızı tartışmasız ciğerdi! Özellikle kente akın eden turistler için ciğer, sadece bir yemek değil, bambaşka bir deneyime dönüştü.
Şöyle bir düşünelim... Sabahın erken saatlerinde ocak başında tüten köz dumanı, sumaklı soğanın o keskin kokusu ve nar gibi kızaran ciğer şişleri... Diyarbakır’da yaşayanlar için bu manzara sıradan olabilir ama bir turist için tam anlamıyla keşif yolculuğu. O yüzden bayram boyunca sosyal medyada paylaşılan "ilk defa ciğer yedim" videolarına sıkça rastlamak mümkündü.
Peki, ciğerin bayramda bu kadar popüler olmasının sebebi ne? Öncelikle Diyarbakır mutfağının en güçlü lezzetlerinden biri olması. Ama sadece bu değil! Bayramın neşesi, kalabalık sofralar, sevdiklerle yapılan uzun sohbetler ve tabii ki mis gibi közde pişen ciğer... İşte tüm bunlar bir araya gelince ortaya unutulmaz bir bayram geleneği çıkıyor.
Esnaf da bu durumdan oldukça memnun. Normal günlerde bile sabah saatlerinde ciğerci önünde oluşan kuyruklar bayramda iyice uzadı. Turistlerin ilgisi esnafın yüzünü güldürürken, ciğerin artık Diyarbakır denince akla gelen ilk lezzetlerden biri olduğu da tescillendi. Üstelik sadece yerel halk değil, şehre gelen her ziyaretçi ciğerin tadına bakmadan dönmemeye yemin etmiş gibi.
Elbette her güzel şeyin bir sınırı olmalı. Şehrin gastronomi turizminin gelişmesi hepimiz için harika bir fırsat ama bunun sürdürülebilir olması için bazı konulara dikkat etmek gerekiyor. Hijyen, kaliteli hizmet ve geleneksel lezzetin bozulmaması en önemli meseleler. Yoksa ciğerin ünü, yükseldiği gibi çökebilir.
Diyarbakır’da bu bayramı ciğerle kutlayan herkese afiyet olsun! Gelecek bayramlarda da bu eşsiz lezzeti tatmak dileğiyle...
