Değerli okuyucularımız bu yazımda sizlere biraz Gazze'den ve orada şuana ölüm kalım mücadelesi veren halktan bahs edeceğim.
Gazze, dünyanın en büyük Açıkhava hapishanesiydi şimdi ise mezarlığına döndü. 1 milyon insan, yıllardır İsrail’in tel örgüleri arasında sıkışıp kalmış. Dünya ile tek bağlantıları olan Refah sınır kapısı da Sisi tarafından kapatıldıktan sonra, adeta havasız kaldılar.
En zaruri ihtiyaç maddeleri, ilaç bile temin edileyen Gazze'de bu ortamda, her türlü yokluğa rağmen yaşamaya çalışan insanlar şimdi de İsrail’in bombaları altında can veriyor. Bu yazımı kaleme aldığımda 7 Ekim'den bu yana katil İsrail'in düzenlediği bombardımanda şehit olanların sayısı 4 bin 710'u çocuk ve 3 bin 160'ı kadın olmak üzere toplamda 11 bin 500'e çıktı. Çocuklar annelerinden anneler çocuklarından ayırılıyor ve öldürülüyorlar.
Çaresiz ve yapayalnız bir toplum, imkansıza karşı adeta direnirken, elbette bu zulümler payidar olmaz. İnşallah günün birinde İsrail, Gazze’nin gözyaşlarında ve kendi döktüğü kanda boğulup yok olacaktır.. Gazze yanlız değildir diyen vicdan sahibi insanların ve Dünyanın Batı'sı bu drama sessiz kalması anlaşılır bir şey değil.
Gün gelir hesap çok ağır birşekilde İsrail ve onun yandaşlarına dönecektir. Türkiye ve onun lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın göstermiş olduğu cabanın birazını Batı gösterse inanın Gazze'de insanlar bu kadar soykırıma maruz kalmazlardı. Gazze yanlız değildir demek günü birlik geçinenlerden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi yürekli olmasını dilerdim.
Ama nerede...Kalın sağlıcakla....