RESULULLAH'IN MEKTUBU
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, Tebük Seferinden sonra AyyaşBin Ebi Rebia radıyallahu anh’ı çevredeki krallara elçi olarak gönderdi. Himyer ve Hemedan krallarına mektubunu onunla ulaştırdı. Mektup şöyle yazılmıştı:
“Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ın Resûlü Muhammed Peygamberden Haris Bin Abdi Külâl’e, Nuaym Bin Abdi Külâl’e, Meâfir ve Hemdan kralı Numan’a!..
Kendisinden başka ilah olmayan Allah’a, sizlere olan hidayetinden dolayı hamd ederim. Bundan sonra malûmunuz olsun ki; Rum toprağından dönüşümüzde elçiniz bizimle buluştu. Sizin kendisini ne için gönderdiğinizi tebliğ etti. Hakkınızda bilgi verdi. İslâm dinine girdiğinizi ve müşriklerle savaştığınızı bize bildirdi. Eğer siz Allah’a ve Resûlüne itaat eder, namazı kılar, zekat verir, ganimetlerden Allah’a ait beşte biri, Resûlullah’ın hissesini ve kendisine seçilip verilecek şeyi ve mü’minler üzerine farz kılınan sadakayı, kaynak suların suladığı ve göğün suladığı şeylerin de uşrünü verirseniz Yüce Allah sizi doğru yoluna koymuş bulunur. Yahudilik veya Nasranîlikde kalanlar ise, dinlerinden zorla döndürülmezler. Ergenlik çağına giren her erkek veya kadın, hür veya köle Meâfirî (Yemen elbisesi) veya bunun dengi bir elbisenin kıymetine göre tam bir dinar cizye ödemekle mükellef tutulur. Bunu Resûlullah’a ödeyen kimse Allah’ın ve Resûlünün himayesinde bulunur. Kim de bunu reddederse, o, Allah’ın ve Resûlünün düşmanıdır.” (İbn İshak,c.4, s. 236)
Fahr-i Kâinat sallallahu aleyhi ve selem Efendimiz, ikinci mektupta da şunları yazmıştı:
“Sizler, Allah’a ve Resûlüne iman ederseniz, selamete, güvenliğe erersiniz. Hiç şüphesiz, bir olan, eşi ortağı olmayan Allah, Musa’yı âyetleriyle (mucizeleriyle) gönderdi. İsa’yı kelimeleriyle yarattı. (Fakat) Yahudiler, ‘Üzeyr Allah’ın oğludur!’ dedi. Nasrânîler de, ‘Allah, üçün üçüncüsüdür. İsa Allah’ın oğludur!” dediler.